Adıyaman’a gelecek olan Sayın Erdoğan’a sunulacak raporda “bizim borç ödeyecek durumumuz yok, kesinlikle af talep ediyoruz” diyebilecek birileri çıkmalı.
Vergi Affı Olmazsa Deprem Bölgesi Biter!
Kişilerin elinde olmadan, kendi iradesi dışında gelişen doğal afet ve benzeri hallerde toplumsal yükümlülüklerini yerine getirememesi haline mücbire sebep denir.
Örneğin, 6 Şubat 2023 günü yaşadığımız “Asrın Felaketi” diye adlandırılan Kahramanmaraş merkezli olup başta Adıyaman, Hatay, Kahramanmaraş ve Malatya olmak üzere 11 şehirde meydana gelen depremlerin etkilediği depremzedeler de “mücbir sebep” kapsamında bazı yükümlülüklerinden muaf tutulmuştu. Ancak söz konusu süreçle ilgili verilen tarih defalarca doldu, hükümet yetkilileri de bu süreyi geçici kararlarla belirli tarihlere kadar erteledi. Ta ki bu aya kadar.
Anlayacağımız deprem gölgesini kapsayan mücbir sebep hali Kasım ayının sonu itibariyle ortadan kalkıyor. “Deprem bölgesindeki vatandaşların toparlanması için biraz daha zamana ihtiyaç var” şeklinde özetlenecek taleplerimizin kabul edilip edilmeyeceğini merak ediyorduk, hatta Adıyaman Milletvekili Resul Kurt, bile bu durumun bir süre daha yürürlükte kalması gerektiğini belirterek sürenin bir kez daha uzatılmasını istemişti ama maalesef süreçle ilgili konuşan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, konuya kesin cevabı verdi; Süreç uzatılmayacak ancak zor durumdaki vatandaşlar da mağdur edilmeden sorununu çözmek için yardımcı olunacak.
Tabi deprem bölgesindeki vatandaşları ilgilendiren bir başka durum da vergi borçlarıydı. Esnaf ve tüccarları en çok ilgilendiren bu konuda da tabanda bir af beklentisi olmuştu, hatta depremzede olmayan diğer illerdeki mükellefler de “bir umut” beklemişti… O konuda da kesin cevabı veren Bakan Şimşek, “Vergi affı gündemde değil” noktayı koydu.
Sözlerini “Yeni bir vergi affı olmayacak. Kayıt dışılığı teşvik eden hiçbir adımı desteklemeyiz” diye sürdüren Bakan Şimşek’in açıklamasına göre deprem bölgesi İçin 3,6 trilyon liralık kaynak kullanılmış…
BU rakam yaklaşık 90 milyar doları buluyor ev ülkenin genel ekonomisi için gerçekten de önemli bir yük haline gelmiş durumda. Bizler de mümkün olduğunca bu yükün kaldırılması için vatandaşlar olarak görevimizi yapmalıyız ama hangi güçle? Örneğin Adıyaman’ın en büyük gelir kaynağını oluşturan tekstilcilerimizin birer birer tükendiği ortada, tarımsal ürünlerden çeşitli nedenlerle beklediğimiz gelirlere ulaşamadık, şehir merkezimizde harabeye dönmüş bir ticaret merkezi var ki oradaki esnafların günü kurtardığı biliniyor?
Elbette yapılan konut ve iş yerlerimiz birer birer teslim ediliyor, buralarda yerleşecek olan bizlerin elinde yeterli sermayesi olmadığı da ortada. Eski gücümüze kavuşmamız en az 3-5 sene daha alacaktır, peki şu an yerleştiğimiz evlere eşya alırken veya işyerlerine mal koyarken edindiğimiz borç yüküne ek olarak vergi borcumuzu nasıl ödeyeceğiz?
Adıyaman’ın geçmiş yıllarına bakıldığında vergisini en düzenli ödeyen illerden birisi olduğu görülecektir, elektrik, doğalgaz, iletişim ve benzeri borçlarımız konusunda da vatandaş olarak hassasız ama gidişatımıza bakıldığında bizim kesinlikle bir affa ihtiyacımız var.
Duyumlara göre Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan Adıyaman’a bir kez daha gelecekmiş, muhtemelen 15 Kasım tarihinde gelip İndere Yaşam Alanı ve diğer yeniden toparlanma çalışmalarını bizzat gözlemleyecekmiş, bu bizim için bir fırsattır…
Mücbir sebebin son gününden önce ilimize gelecek olan Sayın Erdoğan’a iktidar partisi ve Valiliğimizin bir rapor sunmasını temenni ediyorum. Sunulacak raporda “bizim borç ödeyecek durumumuz yok, kesinlikle af talep ediyoruz” diyebilecek birilerinin çıkacağını umut ediyorum.
Sayın Mehmet Şimşek’in de bu konuda bir kez daha ziyaret edilmesi elzem olmuştu. Zira korkarım ki bankalarda vadeli parası olan azınlık dışında genel anlamda Adıyaman’ı ekonomik bir çöküş bekliyor.
Mehmet Emin Danış
