Üç kuruş fazla kazanmak için insanlara adeta zehir yediren bu vicdansızların da diğer vicdansızlar gibi kısa sürede cezaevinden çıkacakları bir dönem yaşıyoruz…
Son haftalarda Adıyaman dâhil Türkiye’nin dört bir yanından yiyecekten dolayı zehirlenen vatandaşlarla ilgili haberlerle sarsıldık… İstanbul’da bir ailenin ölümüne ek yüzden fazla vatandaşımız acillik oldu… Tabi bu olumsuzlukların failleri yargıya hesap vermeye başladılar…
Üç kuruş fazla kazanmak için insanlara adeta zehir yediren bu vicdansızların da diğer vicdansızlar gibi kısa sürede yine aynı veya benzeri işleri yapmak üzere cezaevinden çıkacakları bir dönem yaşıyoruz…
Tamamen “belki uslanmışlardır” düşüncesiyle belli bir süre hapis yatanlara bir şans vermek amacıyla, yani tamamen iyi niyetle hazırlanmış kanunların tanıdığı şansı suçunu tekrarlamak üzere fırsat kabul eden zalimlerin ıslah olacağına dair inancım kalmadı…
Onlarda vicdan olsa zaten en baştan böyle bir suça meyletmez, alın teriyle ve helal yollarla geçinmenin yollarına bakar…
Haberler demişken benzer diğer suçları da unutmamak gerek, mesela Bolu’da 1500 litre sahte zeytinyağı, Mersin’de 3.65 bidon su katılmış ay çiçeği yağı ele geçirildi… Uyuşturucu veya benzeri zehirlerin satıcılarının ise ardı arkası kesilecek gibi değil…
Emniyet ve Jandarma’nın yanı sıra Türkiye’nin neredeyse tüm kurumları günün 24 saati bu vicdansızlarla mücadele ederken bir türlü durdurulamayan bir suç çarkıyla karşı karşıya kaldığımız ortada…
Tek başına ve halkın yüzde 50’sinden fazlasının oyuyla yıllardır iktidar olan AK Parti’nin tüm yöneticilerinin neredeyse tüm beyanatları bu zalimleri önleyecek yasaların çıkmakta olduğunu içeriyor…
Yargı Paketlerinin biri uygulamaya girer girmez diğerini hazırlayan iktidarın bir türlü yenemediği bu suç makinelerine karşı caydırıcı, kalıcı ve kesin cezai hükümlerin ne zaman çıkacağını merak ediyorum.
İnsan Hakları Bildirgesinin yıl dönümünde neredeyse tüm siyasiler insan haklarının korunmasında adaletin önemine değinirken neden bir araya gelip de yasal boşlukları doldurmuyorlar?
Daha dün yayınlanan bir haberde kendisine “neden öldürdün” diye soran muhabire “Türkiye’de adalet yok ondan” diye cevap veren zanlının tavrı karşısında ürkmemek elde değil… Bu haberle ilgili bir sosyal paylaşımda okuduğum yorum ise derdimizin cevabı niteliğindeydi; “Eğer Türkiye’de adalet olsaydı siz bu suçları işleyemezdiniz” diyen vatandaşlar haksız değil…
Adaletin olduğu bir ortamda kimse suç işlemeye cesaret edemez, çünkü adalet masumları korurken suçluları kesinlikle affetmez bir kararlılığı uygular, onun kestiği parmak acımaz, zira adaletin kestiği parmak işlediği suçun bedelini verdiğini bilir.
Mehmet Emin Danış