Oscar Wilde “bir çöplüğün içindeyiz hepimiz” derken haklıydı, belki. Belki sadece bir durum tespiti yapmaktı niyeti. Kendisini de çöplüğün dışında tutmuyor zaten. “Ama yıldızlara bakıyor bazılarımız” derken, ona özgü bir kibir kokusu da yayıyor, ister istemez. Tıpkı “Tarihi herhangi birisi yapabilir; ama yalnız büyük bir adam yazabilir” ya da “Aptallıktan başka bir günah yoktur” derken olduğu gibi. Kuşkusuz, çöplüğün kokusundan farklı bir koku bu… Ama Oscar Wilde kusura bakmasın, bu koku misk-i amber de değil...
Doğru, “şanslı” bazılarımız içinde bulundukları çöplükten kafalarını kaldırıp yıldızlara bakabiliyorlar. Bakabildikleri için de bak(a)mayan geri kalanımızdan ayrılıyorlar. Ama bunu biz fanilere, bu kadar acıtıcı olmadan ve kibir sosuna bandırmadan söylemenin bir yolu yok mudur?
Öte yandan, kafasını kaldırıp yıldızlara bak(a)mayanlar, bunu gerçekten bilerek, isteyerek mi yapıyorlar ki? Gerçekten inansak kavgasız gürültüsüz yaşamanın mümkün olduğuna, bilebilsek yıldızlarla kendi durumumuzu karşılaştırmayı, layıkıyla farkında olabilsek kendimizin, içimizde ve etrafımızda ne olup bittiğinin, buna rağmen umutsuzca ve ölümüne debelenip durur muyduk, çöplüğün içinde?...
Biz çöplüğün içinde olup da bunu bilmeyenlerin, bir biçimde bunu fark eden, dahası kafasını kaldırıp yıldızlara bakma şansını yakalayanların rehberliğine ihtiyacı var. Ama rehberlerimizin, çöplükte çırpınan zavallılar olduğumuzu, kafamızı kaldırıp yıldızlara bakmamız gerektiğini bizi küçümseyerek yüzümüze vurması, durumumuzu anlamamıza, öğrenmemize ve değişmemize pek yardımcı olmuyor. Tepeden yapılan, küçümseyici, ayrımcı, emredici rehberlikler bizi değiştirmekten çok eski alışkanlıklarımızı, davranışlarımızı kemikleştirmemize yol açıyor.
Dolayısıyla, keşke rehberlerimiz, Mevlana’nın öğütlediği gibi, “tevazu ve alçakgönüllülükte toprak gibi,” “kusurları[mızı] örtmede gece gibi,” “şefkat ve merhamette güneş gibi,” “hoşgörülülükte deniz gibi” olabilseler(di)… Mevlana Celalleddin Rumi gibi, Yunus Emre gibi, Piyale Madra gibi, Immanuel Kant gibi…
Haftaya görüşmek dileğiyle…
