Yine eğitim bayramının zamanı geldi, İstanbul’da, İzmir’de, Uşak’ta, Mersin’de, Gaziantep’te ayrı ayrı hazırlıklar yapılıyor. Tabi Besni’de ayrı bir telaş nede olsa ev sahibi.

 B E V 1997 yılında kurulurken  doğup büyüdüğümüz memleketimize olan vefa borcumuzu güzel insanlarımıza eğitim hizmeti ile ödemektir diyerek büyük bir heyecanla işe koyulduk. Şunu çok iyi biliyorduk kalkınmanın temelinde eğitim rolü ön sıralardadır.

 Değerli Besnili hemşerilerim, BESNİ GÜNCEL Gazetesinin önceki sayısında  EĞİTİM bayramı ile ilgili Besnililerle bir röportajı görünce çok sevindim. Çünkü tartışılan bir konu halk tarafından benimseniyor demektir. Bence bu önemli bir gelişmedir. Zıtların birliği ve demokrasinin gereği ilkeleri doğrultusunda BEV’e olumlu ve olumsuz eleştirileri de olumlu birer gelişme diye bakıyorum. Şimdi karşıt görüşleri teker teker yanıtlamaya çalışacağım.

 Bu konuyu tartıştıran sebep belki de benim BEV kongresindeki “BU YIL EĞİTİM BAYRAMINI YAPMAYALIM seneye Besnili kardeşlerimiz yapılmasını isterlerse yapalım” şeklindeki açıklamamdı. Ancak bu önerim arkadaşlar tarafından yapılan konuşmalarla kabul görmedi. Eğitim bayramının yapılması yönünde yapılan oylamada bende evet yapalım dedim. Çünkü benim  karşı çıkışım “TEPKİ” ÇIKIŞIYDI. Çünkü bu çıkışım özde değil sözde bir çıkış idi. Şimdi bu bayramı bu yıl yapmayalım tezimi doğuran nedenler vardı. Oda Besni Güncel’deki olumsuz ve haksız eleştirilerdi. İşte şimdi onları tek tek yanıtlayacağım.

 Değerli Besnili kardeşlerim, hemşerimizin birisi “BEV 13 Yıldır hiçbir şey yapmadı. Bayram sadece gelip yiyip içmekse bu bayram değil. Her yıl bayrama milyarlarca lira para harcadık diyorlar oda doğrumu bilmiyorum ama eğitime harcanan BİR lira yoktur o zaman bayramın anlamı yoktur” diyerek aslı astarı olmayan vurun abalıya misali veryansın ederek devam ediyor.

Ancak işin aslı öyle değil, Bakınız 13 yılda Besni’ye BEV neler yapmış.(Besnili hemşerilerim bunları övünç olarak yazmıyorum bilmeyen arkadaşlarda öğrensin diye nede olsa öğretmenim. 1997 Yılında kurulduğu günden bugüne kadar yüksek öğrenimde binlerce gencimize eğitim bursu vermiştir.

 Besnimize yüksek okulun açılmasına öncülük edip, okullarımızın araç gereç çevre ağaçlandırmasını hatta binek otomobilini dahi aldık.

 Memleketimizin çeşitli yerlerine parklar açıp ağaçlandırma çalışmalarında bulunduk.

 İlçemizin (köy ve şehir) bazı okullarında bakım onarım ve ek derlikler yapıldı. Bilgisayar ihtiyaçları karşılanmaya çalışıldı. Hatta Besni belediyesinin bilgisayar donanımı dahi vakıf gönüllülerimizce yapıldı.

 Besni Hamam Caddesinin alt tarafına 24 derslikli, bilgisayar donanımlı İlköğretim Okulu yaptırıldı. Buranında yakın zamana kadar araç gereç ve ihtiyaçları karşılandı.

 Muhtelif zamanlarda belediye ve muhtarlıklar eliyle ihtiyaç sahiplerine verilmek üzere ayakkabı, giyim eşyaları, spor formaları vb gönderildi dağıtıldı.

Öğretmen arkadaşımız Akif Bahçeci’nin hazırlayıp sahneye koyduğu “Geçmiş Zaman Olur ki” isimli oyun İstanbul’da sahnelendi. Böylece kültürümüzü Besni dışına taşımış olduk.

 Kız öğrencilerimizin barınmaları için yaptıracağımız yurdun arsasını belediyeden bedelini ödemek suretiyle aldığımız halde hangi amaçla olduğunu bilmediğimiz sebeplerden dolayı (sözleşmeye uyulmadığı gerekçesiyle ) sözleşme iptal edilerek kız çocuklarımızın yurt da barınmalarına engel olundu.

 Her eğitim bayramında, eğitim, sağlık, zıraat, çevre, insan hakları, sivil toplum kuruluşlarının önemi gibi konularda profesörler ve akademisyenler tarafından çeşitli konferanslar, paneller ve açık oturumlar yapılarak toplumun bilgilendirilmesi amaçlanmıştır.

 Her yıl yöresel ve ulusal halk Sanatçılarını Besni’ye getirerek konserler düzenlenmiş, havai fişekler atılarak eğlencelerle bayramlarımız sonlandırılmıştır.

 Besni’ye gelen hemşehrilerimiz dolu dolu alışverişler yapmak suretiyle esnaflarımıza katkılarını kim inkar edebilir. Oysa bu dahi ( bunlar geliyor Besni’deki ürünlerin fiyatları yirmi beş kuruş yükseliyor ) acımasızca eleştirilmiştir.

Besnili olmayan yurttaşlarımızın bizlerin misafiri olarak eğitim bayramında  Besni’ye gelerek ilçemizin ve yöremizdeki tarihi yerlerin tanıtılmasına çalışılmıştır.

Evet, değerli hemşehrilerim sizlere on üç yıl içerisinde kısaca verdiğimiz hizmetleri sunmaya çalıştım. Bizlere yapılan eleştirilere bu hizmetlerimizle cevap vermiş olduk. Oysa bizler Besni’ye geldiğimizde öyle acımasız tavırlarla karşılaştık ki yatmak için bize tahsis edilen yerden gecenin yarısı kovularak dışarı da yatmaya zorlandık.

 Bizlere öyle hitabet şekilleri oldu ki sanki Besnili değil de dışardan gelmiş gibi. Oysa bizler Besni’nin özbeöz yerlisiyiz. Aşağı şehirlerde Süphanelerde yetişmiş yaşamışız.  Bakın bizler Ali Kılıç’ın oğlu Fevzi, Kaleağasıoğullrının Şükrü, Köşker Hamzanın oğlu Mehmet, postacı Nuri nin oğlu Zübeyir, Matıf’in oğlu Mehmet efendinin oğlu Halil, yani ben bu isimleri daha da çoğaltabilirim. Bizler hırsız, dolandırıcı, hayali ihracatçı, vs. değiliz. Çalışarak kazandıklarını paylaşan insanlarız. Bizlere “LEJYÖNER’ ler gözüyle bakmadılar mı. Oysa geçen on üç yıl zarfında menfaat sağlamadığımızı sanırım taktir etmişlerdir. Oraya gelince esnaflarımızı arkadaşlarımızı, meslek odaları, benzeri sivil toplum kuruluşları ve ayrıca mahalli gazetelerimizi ziyaret ederek eğitim bayramı konusunda görüş ve önerilerini almıyor muyuz. Bilhassa eğitimci arkadaşlara “ geliniz eğitim bayramı programının başından sonuna kadar icrasında yer alın” demedik mi?

 Bayramlarda  halkımıza hatta kahve önlerinde oturanlara dahi çiçek dağıtırken hoş geldiniz deme zahmetinde bulundunuz mu ? Hatta “ yahu bunlar geliyor. Pazar yerindeki ürünlerin fiatları yükseliyor” diyen siz değimlisiniz?  Aslında bu gibi örnekleri çoğaltabilirim. Sanılmasın ki bu tavırlar karşısında Besni’ye olan ilgimiz azalacaktır. Hayır aksine ilgimiz artıyor çünkü bu işler “GÖNÜL” işidir.

 Birde yerel basımıza değineceğim, yapacakları yayınlarla eğitim bayramının çalışmalarını ve eleştirilerini sürekli kılarak vakfımızı gündemde tutarak hemşehrilerimizle olan bağımızı ve yanlış anlaşılmaları bayrama katılımlarını sağlamada büyük rol oynayabilirler. Ayrıca kaymakamlığımız, Belediyemiz, köy muhtarlığı kanalıyla (önceki yıllarda olduğu gibi)köylü vatandaşlarımızı bayrama çekebilirler.

Bu konuda Besni Güncel Gazetesi’ne teşekkür ediyorum. En Azından Vakfımız Hakkında Neler Halkımızın Neler düşündüğünü öğrenmiş olup diyaloğumuzu daha da geliştirmeye yardımcı oldu.

 Güzel Besnililer, bizler Besni dışında yaşayanlar olarak, Besni tavasının da teneke kebabının da hasını yiyoruz.”Gönül ne çay ister ne çayhane, gönül sohbet ister kahve bahane” öz deyişinin her şeyi anlatacağını sanıyorum.

 Neyse değerli Besnililer, ben bu tartışmayı AİLE içi meseleler olarak görüyor ve bir birimizi daha iyi anlayacağımızı düşünüyorum. Çünkü sizlerde Besni için yapılanların daha iyi olması için konuştuğunuzu düşünüyorum. Geliniz bu yılki bayramı daha coşkulu daha zengin başından sonuna kadar birlikte kutlayalım.

 Bizim vakıf olarak eksiğimiz yok mu? Elbette var. Onları da geçmiş 13 yıl daki yaşanan ekonomik krizlere doğal afetlere bağlamak mümkündür.

 Değerli ve çok sevdiğim heşehrilerim, epeyce dertleştik, çünkü “derdini söylemeyen derman bulamaz”  der atalarımız. Şimdiye kadar “Sürçü Lisan Ettiysem Affola” birliğimiz daim ola.