Dumlupınar İlkokulu’nun (şimdiki adı Dumlupınar İlköğretim Okulu olmalı) Besnililerin eğitiminde önemli bir yere sahip olduğu kuşku götürmez. Dumlupınar’dan mezun olup Besnimizin ve ülkemizin gelişiminde önemli rol oynayan nice insan tanıyorum. Dumlupınar’dan sonra Besni’de çok sayıda yeni ilköğretim okulu açıldı. Dışarıdan izleyebildiğim kadarıyla ve Besni’de görev yapan öğretmen arkadaşlarımın söylediğine göre bu okulların bir kısmı eğitim kalitesi açısından Dumlupınar’ı geride bırakmış gözüküyor.
Bazı eski Dumlupınarlıların bu durumu kendilerine dert edindiklerini ve sızlanıp şikâyet etmek yerine, okulu iyileştirmek için ellerini taşın altına koymaya karar verdiklerini duydum. Bu özverili insanlardan biri de Dumlupınar’dan sınıf arkadaşım Servet Yücel. Yaptıkları çalışmalardan ve hedeflerinden bana da söz edip heyecanını benimle paylaştı. Bana dedi ki “züğürdün tekisin zaten, senden maddi destek beklemiyoruz; ama ara sıra gazetede yazıların çıkıyor, bir yazında da Dumlupınar’dan söz edemez misin?” İlkokuldayken çelimsizliğime bakmadan onu kızdırmaya kalkmıştım da beni kolumdan tuttuğu gibi ayaklarımı yerden kesip havada birkaç tur çevirdikten sonra sınıfın bir köşesine fırlatıp atmıştı. Çelimsizlik konusunda bende fazla bir gelişme yok. Dolayısıyla ne olur ne olmaz, Dumlupınar İlkokulu ve Kız Meslek Lisesi bando takımlarının unutulmaz majörü Servet Yücel eski formunu koruyor olabilir diye, el mecbur, bu yazıda eğitimden ve Dumlupınarlı yıllarımızdan söz edeceğim.
            “Baba Beni Okula Gönder”
“Baba Beni Okula Gönder” kampanyasının tanıtımlarını televizyonda görmüşsünüzdür. Bu tanıtımlardan birinde öğretmen sınıfta yoklama yapıyor, ama bazı kız öğrenciler okulda değiller. Çünkü o sırada odun taşımak, tarlada çalışmak, ya da zorla evlendirilmek gibi “daha mühim” işlerle uğraşmak durumundalar. Sınıfta olamadıkları için bulundukları yerden “burada” diye sesleniyorlar. Bu tanıtımdaki en dramatik bölüm, gelinliğiyle yatak odasında bekleyen bir kız çocuğunun insanın yüreğini burkarak “burada” dediği sahneydi. Benim de bir arkadaşım ilkokul diplomasını aldıktan hemen sonra, 11, evet on bir, yaşında evlendirilmişti. On iki yaşında da çocuğu oldu. Biz sokaklarda oynarken o çocuk büyütmek, kocasına hizmet etmek zorundaydı. Diğer kız sınıf arkadaşlarımın önemli bir kısmı da ben daha liseye başlamadan evlendirilmişlerdi. Yazık ki ne yazık, öğrenimlerini yoksulluk, cehalet vb. sebeplerden dolayı ilkokuldan sonra kesmek zorunda kalan son derece zeki, yetenekli çok arkadaşım oldu.
Ne mutlu ki artık ülkemizde eğitim konusunda her türlü ayrımcılığın nispeten azalmakta olduğunu ve eğitimde fırsat eşitliğinin sağlanabilmesi için eğitimsever insanların fedakârca çaba harcadıklarını sevinçle izliyoruz. Elbette henüz istenen düzeye ulaştığımız söylenemez ama gelişmeler umut veriyor… Fakat nüfus artışı, baş döndürücü bilimsel ve teknolojik gelişim ve eğitimin asli unsurları olan öğrenci ve öğretmenlerin durumu layıkıyla dikkate alınmadığında, eğitim konusunda gelişmiş ülkelerin gerisinde kalmak kaçınılmaz hale geliyor.
Ünal Dutlu’nun Öğrencisi Olmak
Geriye baktığımda ilkokul yıllarında yaşadıklarımla ilgili kendimi şanslı saydığım da oluyor şanssız da… Şanslıydım, çünkü Dumlupınar’da öğrenci olmuştum. Şanslıydım, çünkü yalnızca iki yıllığına da olsa Ünal Dutlu’nun öğrencisi olmuştum. Şanslıydım, çünkü erkektim. Şanslıydım, çünkü ailem ilkokulu bitirir bitirmez öğrenimimi kesmemişti. Şanssızlıklarım da olmadı değil, ama özellikle ilkokul sonrası öğrenimlerine son verdirilen arkadaşlarımı hatırlayınca bunlardan söz etmek içimden gelmiyor…
Bir insanın yaşamında ilköğrenimin ve elbette öğretmenin yeri bambaşkadır. Benim gözümde Ünal öğretmen, bir ilkokul öğretmeninin öğrencilerinin hayatını nasıl olumlu yönde şekillendirebildiğini gösteren en iyi örnektir. Bizim sınıftan öğrenimlerine devam edenler liseden genellikle 1983 yılında mezun oldular. Besni Lisesi’nden, Besni İmam Hatip Lisesi’nden, Besni Kız Meslek Lisesi’nden ve Besni dışındaki başka liselerden mezun olan ilkokul arkadaşlarım oldu. O yıl Besni’de kaç kişi üniversite sınavını kazandı bilmiyorum. Doğrusu o günün şartlarında bu sayının yirmiden fazla olduğunu sanmıyorum. Ama o yıl üniversite sınavını kazananlardan en az on tanesi bizim sınıftandı, yani Ünal Dutlu’nun öğrencileriydi… Üstelik bu on öğrencinin yedisi orta öğrenimlerini de Besni’de tamamlamış ve dershane yüzü görmemişlerdi. Ah bir de zehir gibi zeki olan birçok sınıf arkadaşım ya on beşinden önce evlenmek zorunda bırakılarak ya da başka sebeplerle okuldan alınmayıp öğrenimlerine devam edebilselerdi…
Okulların asli unsurları öğrenciler ve öğretmenlerdir. Öğretmenimiz Ünal Dutlu, büyük düşünür Plutarch’ın “akıl doldurulacak bir kova değil, tutuşturulacak bir ateştir” ilkesini en iyi uygulayan eğitimcilerden biriydi. Ülkemizde ve ilçemizde eğitim kalitesinin yükselebilmesi için Ünal öğretmen gibi işini seven ve bilen öğretmenlere çok ihtiyacımız var. Yaptığı işi sevmiyor olmak bir insanın ve onun çevresindekilerin başına gelebilecek en kötü şeylerden biridir, ama işini sevmeyen bir öğretmense bu bir felakettir…
Servet ve diğer hemşerilerimizin okulumuz Dumlupınar’ın eğitim kalitesini yükseltmek için gösterdikleri özverili çabayı yürekten destekliyorum. Onların çabalarının eğitimsever Besni insanına örnek olacağını ve güçlü destek göreceğini biliyorum. 
      Önemli Not: Yazıyı gazeteye göndermeden hemen önce Ünal Dutlu’nun öğrencisi ve hâlen Sağlık ve Sosyal Yardım Vakfı Genel Müdürü Mustafa Subaşı’ndan Besnililere iletmem için bir e-mektup geldi. Babası hayatta olmayan, maddi olanakları iyi bir eğitim almaya yetmeyen, başarılı ve yetenekli ilköğretim 3. sınıf öğrencilerinin öğrenimlerini Darüşşafaka Eğitim Kurumları’nda sürdürme imkânı var. Giriş sınavlarına başvuru süresi 26 Mayıs 2010’da sona eriyor. Sınavlar Gaziantep dâhil olmak üzere 20 ayrı merkezde 30 Mayıs 2010’da yapılacak. Ayrıntılı bilgiye, http://www.darussafaka.org/v/1116 internet adresinden veya 0212 276 50 20/485 numaralı telefondan ulaşılabilir. Eğitimsever Besnililerin bu haberi yalnız çevrelerine duyurmakla kalmayıp koşulları uygun olan çocuklarımızın bu sınava girmesi için destek olmalarını diliyorum.