- Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi Ali Haydar Bozkurt:
- '(Türkiye otomotiv pazarı) Bu hızla devam edilirse pazar 1 milyon 250 bin ve 1 milyon 300 bin arasında bir adede doğru gidiyor'
- '(ÖTV değişikliği) Herkes bu yeni fotoğrafı analiz etti ve müşterilerin kendileri için avantajlı olan modellere yöneldiğini gözlemliyoruz.
Kalan 5 ayda daha düşük ÖTV'si olan modellerin tercih edilme olasılığı daha yüksek'

İSTANBUL (AA) - Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ Üst Yöneticisi (CEO) Ali Haydar Bozkurt, 2025'in 7 ayında beklenenin üzerinde bir pazar adedi elde edildiğini ve geçen yılın üzerinde bir temponun ortaya çıktığını belirterek, 'Bu hızla devam edilirse pazar 1 milyon 250 bin ve 1 milyon 300 bin arasında bir adede doğru gidiyor.' dedi.

Bozkurt, gazetecilerle gerçekleştirdiği sohbet toplantısında, Türkiye otomotiv pazarı ve Toyota Türkiye'nin 2025'in 7 ayındaki sonuçlarını değerlendirerek, pazarın ve markanın geleceğine ilişkin hedeflerini paylaştı.

2025'in 7 ayında beklenenin üzerinde bir pazar adedi elde edildiğine ve geçen yılın üzerinde bir tempo ortaya çıktığına işaret eden Bozkurt, bu hızla devam edilirse pazarın 1 milyon 250 bin ve 1 milyon 300 bin arasında bir adede doğru gittiğini söyledi.

Bozkurt, geçen ay gerçekleşen ÖTV değişikliğinin ardından herkesin 'pazar buna nasıl tepki verecek?' diye beklediğini ifade ederek, şunları kaydetti:

'Şu ana kadar gözlemlediğimiz kadarıyla, olumsuz bir tepki yok. Bu hızla giderse ağustosun da 100 bin üzerinde çıkması şaşırtıcı olmayacaktır. Yeni ÖTV düzenlemesinin ardından aslında müşterinin tercihleri değişecek. Bugüne kadar ağırlıklı satılan modeller, ithaller ve lüks segment modelleri en üst ÖTV dilimine sıkışmıştı. Şimdi, yüzde 70-100 bandında ÖTV dilimleri getirilmesiyle Türkiye'de üretilen modellerde yüzde 70'ten başlayan bir avantaj oluştu. İthaller ise ağırlıklı olarak yüzde 80 ve yüzde 90 ÖTV bareminde yer almaya başladı. Lüks diye tanımlanan modeller ise yüzde 100 ÖTV dilimine girdi. Herkes bu yeni fotoğrafı analiz etti ve müşterilerin kendileri için avantajlı olan modellere yöneldiğini gözlemliyoruz.

Kalan 5 ayda daha düşük ÖTV'si olan modellerin tercih edilme olasılığı daha yüksek. Bununla birlikte elektrikli araçların ÖTV'sinde de artış yapıldı ve yüzde 10'luk en düşük ÖTV baremi, yüzde 25'e çıkarıldı. Yine konvansiyonel motora sahip modellerle belli bir makas var. Diğer yandan CDV diye tanımlanan çok amaçlı kullanıma sahip ticari araçlarda yüzde 15'lik ÖTV avantajı devam ediyor. Bu noktada CDV'lere belli oranda bir kayma olup olmayacağını da önümüzdeki 1-2 ay içerisinde gözlemleyebileceğimizi düşünüyorum.'

Türkiye'de son iki yıldır ve bu yılın 7 ayındaki rekor adetleri birkaç temel sebebe bağlayabildiklerini kaydeden Bozkurt, artan nüfusun bunda etkisiyle beraber, bu artan nüfus içerisinde otomobil alma yaşına gelen profillerin potansiyel müşteri olarak pazara gelmeye devam ettiğini aktardı.

Türkiye Sigorta, 'PENSURA 2025' raporunu yayımladı
Türkiye Sigorta, 'PENSURA 2025' raporunu yayımladı
İçeriği Görüntüle

Bozkurt, 'Artışın bir diğer sebebi, Türkiye olarak 1000 kişiye düşen araç sayımız hala çok düşük seviyelerde olması. Başka bir faktör ise mobilite ihtiyacının artması. Kişisel mobiliteye çok önem veriyoruz ve hem iş hem de özel kullanım amaçlı olarak mobilite olmazsa olmaz haline geldi. Bir diğer sebep olarak da yaşlı araç parkını söyleyebiliriz. Bu oran, araç değiştirme ihtiyacını tetikliyor. Satın alımların önemli bir oranını, zaten aracı olup değiştirenler oluşturuyor. Aradaki farkı karşılayabildiği anda aracını yeniliyorlar. Bir diğer faktör olarak Türkiye'de otomobil yenileme aralığının düştüğünü gösterebiliriz. Geçmişte bu oran 5,5-6 yıl seviyelerindeydi ve bu oran biraz daha düşmüş durumda.' diye konuştu.

- 'Yılın 7 ayında satışlarımızı yüzde 54 artırdık'

Toyota Türkiye Pazarlama ve Satış AŞ CEO'su Bozkurt, markanın bu yılı 85 bin ve üzeri adetlik rekor satışla tamamlayacağını vurgulayarak, binek araçlarıyla elde ettikleri yüksek satış performansı ve hafif ticari araç ailesinde sundukları yeniliklerle birlikte Toyota Türkiye olarak yeni bir rekora doğru ilerlediklerini belirtti.

Bozkurt, 'Geçtiğimiz yılı 61 bin adetle kapatmıştık ve bu yılı 85 bin adetle tamamlayacağız. 17-20 bin adet üzerinde olabilecek potansiyelimiz varken bazı modellerde istediğimiz adetleri alamadığımız için yılı 85 bin adetlerde kapatacağız. Yıl sonuna kadar daha fazla alokasyon alabilirsek, bu 85 binlik rekor satış rakamını daha yukarıya da taşıyabiliriz. Toyota Türkiye olarak bizim meselemiz aslında satmak değil, araç bulmak. Bildiğiniz gibi Toyota dünyanın en çok satan markası. Her ülkeden yüksek araç talebi devam ediyor. Dolayısıyla her modelden istediğimiz adetleri alamayabiliyoruz.' diye konuştu.

Toyota olarak yılın 7 ayında satışlarını yüzde 54 artırdıklarını ve 7 ayda 50 bini geçtiklerini anlatan Bozkurt, bazı modellerde istedikleri adetleri alamamalarına rağmen binek ve ticari araçlar toplamında satışları önemli oranda artırmayı başardıklarını bildirdi.

Bozkurt, toplamda 50 bin 638'lik satışın 42 bin 155'inin binek, 8 bin 483'ünün ticari araçlardan geldiğini aktararak, şöyle devam etti:

'Bu yılki artışta en büyük paylardan biri ticari araçlardan geliyor. Bilindiği gibi geçtiğimiz aylarda yeni ticari araçlarımızın lansmanını yaptık ve yeni ek modellerle birlikte ürün gamının tamamını yeniledik. Bu sayede ticari araç segmentinin neredeyse tamamına hitap edecek bir model yelpazemiz var. Yeni ürünlerin de talep görmesiyle birlikte geçen yılın aynı dönemine göre ticari araç satışlarımızı yüzde 98 artırdık. Bundan sonra satışlarımızın yüzde 20-25'lik oranının ticari araçlardan geleceğini tahmin ediyoruz. Sunduğumuz yeni araçların da ticari araç segmentinde anında kabul edildiğini gördük. Yılın 7 ayındaki yüksek performansımızla birlikte binek araçlarda ikinci sırada yer aldık. Binek ve ticari araçlarda ise beşinci sırada ve ticari araçlarda da yedinci sırada bulunuyoruz.'

Corolla Cross Hybrid'in çok beğenilen modellerden biri olduğunu dile getiren Bozkurt, bu yıl Corolla Cross Hybrid satışlarını 11-12 bin ile kapatmayı öngördüklerini ve bu adetlerle aslında talebin ancak yarısını karşılayabildiklerini vurguladı.

Bozkurt, 'Avrupa Birliğine (AB) tahsis edilen Corolla Cross'ların yüzde 20'sini biz alıyoruz ancak bu dahi yüksek talep karşısında yetersiz kalıyor. Türkiye, bu yoğun taleple birlikte Avrupa'da Corolla Cross'un en büyük pazarı haline geldi.' dedi.

- 'Yeni ÖTV düzenlemesiyle Türkiye'de üretilen modeller ve ithaller arasında yüzde 20 civarında bir makas yaratıldı'

Ali Haydar Bozkurt, yeni ÖTV düzenlemesinin ardından en büyük etkiyi 4x4 pick-up segmentinde gördüklerini belirterek, 4x2 dahil olmak üzere geçen yıl toplamda 16 bin 800 civarında bir pick-up segmenti büyüklüğü olduğunu anımsattı.

Bozkurt, sözlerini şöyle sürdürdü:

'Bunun ise yüzde 83 oranı 4x4'lerden oluşuyordu. Yaklaşık 13 bin kadar aracın içerisinde, sadece 2-3 bin adetlik kısmın günlük kullanım için olduğunu ve geri kalanının gerçekten iş amaçlı değerlendirildiğini söyleyebiliriz. Bu yüzden maden, dağıtım, enerji gibi ağır şartlarda iş amaçlı kullananlar için maliyetleri ciddi oranda artıracak bir karar oldu. Fakat bundan sonraki süreçte, 4x2 pick-up'ların bu segmenti domine edeceğini söyleyebiliriz. Bu noktada Toyota olarak avantajlı durumdayız. Hilux 4x2 versiyonu ile yüzde 4 ÖTV oranıyla avantajlı bir model sunulmaya devam ediliyor. Bu da bizi ana rakiplerimizden ayıran en önemli konu. Böylece 4x4 versiyonuna göre yarı yarıya fiyat avantajı sağlıyoruz. 2,2 milyon liradan başlayan tavsiye edilen anahtar teslim fiyatlarıyla satışa sunuyoruz.'

Sektör, müşteri ve kamu açısından yeni ÖTV düzenlemesi hakkında değerlendirmede bulunan Bozkurt, uzun yıllardır kullanılan ÖTV matrah oranlarının yüzde 70-100 bandında olmak üzere değiştirildiğini bildirdi.

Bozkurt, sektör açısından bakıldığı zaman Türkiye'de üretilen modeller ve ithaller arasında yüzde 20 civarında bir makas yaratıldığını düşündüklerini belirterek, 'Yerli ürün sunan markaların satışlarının olumlu etkileneceğini, ithal markaların da olumsuz etkileneceğini tahmin ediyoruz. Nispeten bu sebeple yapıldığını da gözlüyoruz. Müşteri açısından bakıldığında ise kullanıcılar geçen ay bu düzenleme anons edildiğinde 2-3 hafta bir analiz yaptılar. Ezberlerinde tüm ilgilendiği markaları bir yere oturtmuşlardı ve bir anda o ezber bozulmuş oldu. Temmuzda sektör de bu değişikliğe hazır değildi ve biraz zararı göze alarak kampanyalarla bunu kompanse etmeye çalıştılar. Bu aydan itibaren yeni düzenlemenin etkisini ve müşterilerin yönelimini daha net anlayacağız. Kamu açısından ise bu değişikliğin ithal-yerli oranını dengelenmesi ve toplamda da ÖTV geliri artışı beklentisiyle yapıldığını söyleyebiliriz.' değerlendirmesinde bulundu.

- 'Büyük bir ağaçlandırma seferberliği başlattık'

Bozkurt, ALJ Türkiye olarak kapsamlı ve büyük bir ağaçlandırma seferberliği başlattıklarına dikkati çekerek, bunda iklim değişikliği, barajlardaki doluluk oranları ve yağmurun yağmaması gibi birçok etken olduğunu söyledi.

Sadece dağları ve ormanları değil şehir merkezlerinin de yeşillendirilmesi gerektiğini aktaran Bozkurt, 'Bizim gibi firmaların bu konuda bir şey yapması gerektiğini düşündük. Öğrenciler bile harçlığından artırarak birkaç fidan dikmeye çalışırken, bizim daha büyük bir şey yapmamız gerekiyordu. Biz de büyük bir hareketle, bunun adını seferberlik koyarak bir çalışma başlattık. İklim değişikliğiyle mücadelede en etkili yollardan biri ağaçlandırma ve biz de ALJ Türkiye çatısı altındaki üç markadan satılan her araç için 10 fidan dikiyoruz. ALJ Türkiye olarak yıllık ortalama satışımızın 140 bin civarında olacağını tahmin ediyoruz ve böylece 1 yılda 1,4 milyon fidanı toprakla buluşturacağız.' diye konuştu.

Kaynak: AA