- Sudanlı Öğrenciler Genel Birliği Başkanı Gatada Kemal: - 'Şu an Faşir'de ne yaptılarsa Cezire eyaletinde de aynısını yaptılar. Sayısız insanı insanlık dışı bir şekilde öldürdüler' - Öğrencilerden Mahfuz Muhammed Talib: - 'Ailemden de kayıplar verdim, babam bu savaşın şehitlerinden biri. Dedem ve dayım Faşir'de şehit edildi. Hızlı Destek Kuvvetlerinin attığı bombalarla öldürüldüler'

Diyarbakır'da Operasyonda silah ve mühimmat ele geçirildi
Diyarbakır'da Operasyonda silah ve mühimmat ele geçirildi
İçeriği Görüntüle

İSTANBUL (AA) - ÖMER FARUK MADANOĞLU/MEHMET KARA - Sudan'ın Faşir kentindeki katliamlarda aile bireylerinden kayıplar veren Sudanlı öğrenciler, Hızlı Destek Kuvvetlerini (HDK) sivilleri katletmekle ve cinsel istismarla suçladı.

Sudanlı Öğrenciler Genel Birliği Başkanı Gatada Kemal ve Faşir şehrinden Mahfuz Muhammed Talib, AA muhabirine ülkelerinde yaşananları anlattı.

Kemal, Hızlı Destek Kuvvetlerinin halka zulmettiğini söyleyerek, 'Hızlı Destek Kuvvetleri, birçok kentte katliam yaptı. Kadınları köle olarak kullandı ve cinsel istismar gerçekleştirdi.' dedi.

Sudan'daki çatışmalarda sivil halkın katledilmesinin dayanılmaz acı verdiğini belirten Kemal, Sudan ordusundan şehitlerin olmasının da üzüntüsünü yaşadığını dile getirdi.

HDK'yi Birleşik Arap Emirlikleri ile İsrail'in desteklediğini ileri süren Kemal, 'HDK, farklı ülkelerden paralı asker getiriyor. Onları Sudan'da savaştırmak için para, silah ve her türlü desteği sağlıyorlar. Dış güçler, paralı askerlerin savaşması için onlara uyuşturucu madde veriyor.' dedi.

Sudan halkının HDK milislerine karşı birleştiğini ifade eden Kemal, Sudanlıların birlik olmaları halinde dış güçlerle bağlantılı HDK'ye karşı zafer kazanacaklarını düşündüğünü anlattı.

Kemal, Sudan'ın istikrara kavuşması için desteklenmesi gerektiğini vurgulayarak, 'Türkiye, sağ olsun hem halkı hem Sayın Cumhurbaşkanımız, hep desteği oldu. Onların desteğiyle birlikte Sudan bir bütün ülke olacak.' ifadelerini kullandı.

- 'Sudan'da iç savaş değil dışarıdan desteklenen savaş var'

Kemal, Sudan'da iç savaşın olmadığına, dış destekli darbe girişiminin yaşandığına işaret etti.

'Sudan'da iç savaş yok, dışarıdan desteklenen savaş var.' diyen Kemal, şunları söyledi:

'Yani kesinlikle bir iç savaş söz konusu değil. Şu anda Sudan'da yaşananlar, 15 Temmuz'da yaşananlarla benzerlik gösteriyor. Ordunun bünyesinde yer alan bir grup, orduya karşı darbe girişiminde bulundu ancak bu bir iç savaş değil halk, ordu ve hükümete karşı çıkan bir grubun girişimidir. Tüm bu olayların nedeni de budur. Bu durumu ancak dışarıdan desteklenen bir saldırı olarak ifade edebiliriz.'

Kemal, HDK'nın katliamlarını sadece Faşir kentinde değil ele geçirdiği her yerde yaptığına dikkati çekerek, bir an önce durdurulması gerektiğini vurguladı.

Sivilleri acımasız şekilde öldüren HDK'nin halka insani yardım gitmesini de engellediğini anlatan Kemal, 'Yardım konusunda sadece batı bölgede, Darfur ve Kuzey Kurdufan'ın bazı bölgelerinde evet, belki yardım ulaşamayabilir. Şu an Faşir'de ne yaptılarsa Cezire eyaletinde aynısını yaptılar. Sayısız insanı insanlık dışı bir şekilde öldürdüler.' diye konuştu.

- 'Dedemi ve dayımı katlettiler'

Ailesi ve akrabaları Faşir'deki katliamın ortasında kalan ve burada üniversite eğitimine devam eden Mahfuz Muhammed Talib, ailesinin ve bazı akrabalarının HDK'nin katliamından kaçmayı başardığını anlattı.

Yakınlarından haber alamadıklarını dile getiren Talib, şunları söyledi:

'İnsanların bir kısmı Faşir şehrinden kaçtı, bir kısmı ise Hızlı Destek Kuvvetleri milisleri tarafından yakalandı ve şu anda hapisteler... Savaşın başlamasıyla birlikte 15 kişilik bir grubumuz vardı, sadece 4 kişi kurtulabildi. Geriye kalan 11 kişinin nerede olduğunu hala bilmiyoruz. Belki hapisteler, belki de Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından öldürüldüler. Ne olduğundan tam olarak emin değiliz. Ailemden de kayıplar verdim, babam bu savaşın şehitlerinden biri. Ailemin bir kısmı da savaşta şehit oldu. Dedem ve dayım Faşir'de bu savaşta şehit edildi. Hızlı Destek Kuvvetlerinin attığı bombalarla öldürüldüler.'

Talib, ailesinin savaş sırasında parçalandığını ve bazılarına ulaşamadığını ifade ederek, 'Şu anda ailemin bir kısmı hala Faşir'de, durumları çok kötü. Bir kısmı Tuveyla bölgesine, bir kısmı da Ebu Hamed'e gitti. Faşir'de bu katliamlar yaşandığında umutsuzluk, üzüntü ve büyük bir acı hissettik. Son üç gündür bazen uyuyamıyorum. Olayları anlamaya, ailem ve arkadaşlarımla iletişime geçip onların nerede olduklarını, nasıl olduklarını öğrenmeye çalışıyorum.' dedi.

Türkiye'de okuyan Sudanlı öğrencilerin birçoğunun kendisi gibi ailesinden kayıpların olduğunu anlatan Talib, psikolojik açıdan çöktüklerini ve depresyona girdiklerini söyledi.

Talib, birçok Sudanlı öğrencinin ailesine ulaşamadığı için umudunu kestiğini belirterek, sözlerini şöyle tamamladı:

'Birçok öğrenci, umudunu kaybetmiş durumda çünkü ailelerinin bir kısmının nerede olduğunu bilmiyorlar. Belki hapisteler, belki de Hızlı Destek Kuvvetleri tarafından öldürüldüler. Ben şahsen Hızlı Destek Kuvvetleriyle bir arada yaşamayı asla kabul edemem. Tüm dünya onların ne yaptığını gördü. Masum insanları sebepsiz yere öldürdüler. Kadınları, çocukları, yaşlıları katlettiler. Ben bir insan olarak bu milislerle nasıl bir arada yaşayabilirim? Bu, gerçekten çok zor bir şey. Diyelim ki savaşı durdurdular, peki biz nasıl yaşayacağız? Nasıl geri dönüp Faşir'deki hayatımıza devam edeceğiz? Bu, çok büyük bir sorun. Sudan'da barıştan bahsedenlerin önce bu sorulara cevap vermesi gerekir.'

- Sudan'daki çatışmalar ve HDK güçlerinin ihlalleri

Sudan, 15 Nisan 2023'ten beri ordu ile dış destekli HDK arasında şiddetli çatışmalara sahne oluyor.

Ülkenin batısındaki Darfur bölgesinin en büyük kenti Faşir, şiddetli çatışmaların ardından büyük ölçüde HDK'nin kontrolüne girdi.

On binlerce kişinin çatışmalardan kaçtığı kentte HDK'nin sivilleri zorla yerinden çıkardığı ve çok sayıda silahsız kişiyi öldürüp işkence ettiği anlar, HDK mensuplarının paylaştığı videolara yansımıştı.

Kaynak: AA