Türkiye'nin önde gelen polyester üreticilerinden Sasa Polyester, planladığı entegre rafineri ve petrokimya yatırımı için kritik bir iş birliğine imza attı.
Sasa Polyester, Türkiye'de hayata geçirmeyi planladığı dev rafineri ve petrokimya tesisine yönelik olarak, küresel enerji piyasasının en güçlü oyuncularından biri olan Vitol SA ile önemli bir iş birliğine adım attı. İki şirket, potansiyel iş birliği fırsatlarını değerlendirmek üzere bir mutabakat anlaşması (Memorandum of Understanding - MoU) imzaladı.
Stratejik İş Birliği Yolunda İlk Resmi Adım
İmzalanan mutabakat anlaşması, taraflar arasında nihai bir ortaklık veya iş anlaşması taahhüdü olmamakla birlikte, resmi müzakerelerin başlayacağı çerçeveyi çiziyor. Bu anlaşma, Sasa'nın enerji arz güvenliğini sağlamak ve yatırımın teknik-finansal fizibilitesini güçlendirmek adına stratejik bir partner arayışında ulaştığı kritik bir aşama olarak yorumlanıyor.
Vitol'un Küresel Gücü Projeye Eklenecek
İsviçre merkezli Vitol SA, dünyanın en büyük bağımsız enerji tüccarlarından biri konumunda. Şirketin, Petrol Ofisi'nin de sahibi olarak Türkiye pazarındaki varlığı ve derinlemesine bilgisi, Sasa'nın planladığı bu dev yatırım için büyük bir avantaj sağlayabilir. Vitol'ün ham petrol tedariki, lojistik, pazar erişimi ve finansman olanakları, projenin hayata geçirilme olasılığını güçlendiriyor.
Yatırım Türkiye'nin Enerji ve Kimya Sanayisi İçin Ne İfade Ediyor?
Sasa'nın planladığı entegre yatırım, ham petrolü işleyerek temel petrokimya ürünlerine ve nihayetinde polyesterin hammaddesi olan PTA'ya dönüştürmeyi hedefliyor. Bu tür bir yatırım:
- İthalata Bağımlılığı Azaltacak: Türkiye'nin petrokimya ürünlerindeki dışa bağımlılığını azaltarak cari açık üzerinde olumlu bir etki yaratma potansiyeli taşıyor.
- Rekabet Gücünü Artıracak: Sasa'nın hammadde maliyetlerinde istikrar ve rekabet avantajı sağlayabilir.
- Tedarik Zinciri Güvenliği: Ülkenin enerji ve kimya sanayisi tedarik zincirini güçlendirebilecek stratejik bir adım olarak görülüyor.





