Sigorta acenteciliği yapan Osman, hayat dışı sigorta şirketlerinin çoğunun, önümüzdeki 10 yıl içinde sürücüsüz araçların oto sigortası üzerinde etkili olacağını düşünmediğini ifade etti.

“Bu nedenle de henüz sürücüsüz araçlara uygulanmış sigorta ürünleri geliştirilmiyor” diyen Osman Fırat, “Sürücüsüz araçların otomotiv dünyasına etkisi beklenenden hızlı olacak. Tren raylarının üzerinde çocuğunuzla yürüyüşe çıkmışsınız. Tam o sırada karşıdan gelmekte olan trenin raydan çıktığını gördünüz. Siz tam ray hattını değiştirecek anahtarın önünde dururken bir tarafınızda içi hıncahınç öğrencilerle dolu bir okul otobüsü var.Ne de olsa ray hattını değiştirmeniz mümkün. Ama diğer taraftaki raylara baktığınızda çocuğunuzun telaştan raylara düştüğünü ve kalkmayı başaramadığını görüyorsunuz. Anahtarı bir otobüs dolusu çocuğu mu kurtarmak için kullanacaksınız yoksa kendi çocuğunuzu mu? Tramvay problemleri, felsefenin etik tartışmaları arasında yer alıyor ve bu tür sorulara vereceğiniz tepki dünya görüşünüzü simgeliyor. Konuyu 21. yüzyıla taşıdığımızda modern bir şekilde yorumlayabiliyoruz: Sürücüsüz arabalar. Google’ın sürücüsüz arabaları şimdiden Amerika’da 2.7 milyon kilometre yol aldı ve şirketin belirttiği üzere henüz hiç kazaya neden olmadı. Volvo, 2017 itibarıyla İsveç yollarında sürücüsüz arabalarını piyasaya sunacaklarını bildirdi. Amerikalı mucit ve girişimci Elon Musk, teknolojinin bu yaz ana yollara uygun tekerlek modeli hazırlayıp sürücüsüz ağır vasıtaların yollara düşmesinin yakın olduğunu söylüyor. Musk’a göre, bu sürücüsüz arabalar sürücülü arabalara nazaran 10 kat daha güvenli olacak. Google’ın sürücüsüz arabaları şimdiden virajlı yollar gibi gerçek dünyanın tehlikelerine karşı hazırlıklı. Ama bazı durumlarda bir çarpışmanın gerçekleşmesi kaçınılmaz oluyor. Halihazırda sürücüsüz arabaların, Google’ın karşıdaki sürücüleri suçlu kabul ettiği, küçük çaplı çarpışmaları oldu. Sürücüsüz araçların neden olduğu kazalarla ilgili çeşitli tartışmalar başladı. Bilgisayarların saliseler içinde karar verme yetisine sahip olduğu biliniyor. Öyleyse, sürücüsüz aracın saliseler içinde öndeki arabayı tarayıp belleğine koymak ve arabanın içinde kaç kişi olduğunu belirlemek için de zamanı olacak. Ama kendi kullanıcıları için daha hayırlı olacak tercihi yapmayı becerebilecekler mi? Ya da daha az zarar verecek yolu seçebilecekler mi? İçi öğrenci dolu bir okul otobüsüne çarpmayı engellemek için direksiyonu duvara kırıp kendi sürücüsüne zarar verecek mi? Hangi seçeneğin aracın sahibi için daha iyi olduğuna nasıl karar verecek?” diye konuştu.

Osman Fırat sözlerine şöyle devam etti; “Buradaki önceliği ve etik arasındaki seçimimiz belirleyecektir. Bunun ahlaksal bir ikilemden farkı yoktur. Tartışılan soruların başında, sürücüsüz araçların geleneksel arabalardan daha güvenli olması durumunda devletin insanlara araba kullanmayı yasaklayıp yasaklayamayacağı geldi. Sorunun cevabıysa kısaca “evet” olarak belirdi. Çok sayıda insanı mutlu etmek için ne yapmamız gerekiyorsa onu yapmamız gerektiğini söyler. Eğer araç düz bir duvara doğru sürme ya da karşıdan gelen otobüsün üstüne gitme arasında kalırsa, duvara sürmeye programlanmış olacaktır. Sürücüsüz arabaların kendi sürücüsünü feda etmeye programlanmaması gerekir. Konuyu en kapsamlı şekliyle anlamak için tüm olasılıkları gözden geçirmeli, tüm olası koşullarda nelerle karşılaşacağımızı hesaplamalıyız. Bazen birkaç gün içinde tüm ahlaki görüşümüzü değiştirebiliriz. Şimdi seçimlerimizin felsefi boyutlarını tartışıyoruz. Sonrasında hastaların tedavisi, sigorta poliçesi kapsamını belirleme gibi gerçek dünyaya etki edecek
Adiyamandabugun.com