Hükümet konağı önünde düzenlenen tören programına Besni İlçe Kaymakamı Nazlı Demir, Besni Belediye Başkanı Eyyup Mehmet Emre, Cumhuriyet Savcısı Mustafa Köse, İlçe Emniyet Müdür Vekili İlyas Yarımağa, İlçe Jandarma Komutanı Üsteğmen Barış Kara, Besni Askerlik Şube Başkanı Personel Astsubay Kıdemli Üstçavuş Mavi Yıldız, Gaziler, Siyasi Parti başkanları, Kurum amirleri, STK temsilcileri, okul müdürleri, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan tören çelenk sunumu ile devam etti. Çelenk sunumunun ardından günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan Besni Askerlik Şube Başkanı Personel Astsubay Kıdemli Üstçavuş Mavi Yıldız şu ifadelere yer veri: “Kutsal Vatan topraklarının bölünmez bütünlüğü ve Milletimizin bağımsızlığı uğruna canlarını feda eden, isimlerini kalbimize yazdığımız Aziz Şehitlerimizi rahmet ve minnetle anmak maksadıyla bugün burada toplanmış bulunmaktayız. 107 yıl önce bugün, 18 Mart 1915’te Çanakkale Boğazının denizden geçilemeyeceğinin tüm dünyaya gösterildiği ve deniz zaferinin ilan edildiği gündür. Bu tarih TBMM genel kurulunda 4768 numaralı kanun ile 2002 yılından itibaren aziz vatanları için, canlarını seve seve feda eden kahraman şehitlerimizi anmak maksadıyla aynı zamanda 'Şehitler Günü' olarak kabul edilmiştir.

18 Mart 1915'de Amiral De Robeck komutasındaki itilaf devletleri donanması Çanakkale Boğazı'nı geçmek için büyük bir taarruz başlattı. Ancak, bir süre sonra müttefik donanmasının 3 zırhlısı Nusret Mayın Gemisi tarafından boğaza döşenen mayınlara çarparak ya da tabyalardan yapılan top atışlarıyla battı, üçü de ağır hasar görmüştü. Ayrıca iki muhrip ve yedi mayın tarama gemisi de batırılmıştı. Donanmanın 800 kişilik asker kaybı da eklendiğinde donanmanın savaş günücü üçte bir oranında yitirdiği anlaşılmaktadır. Bu durum karşısında panikleyen itilaf devletleri  donanması boğazı terk etti. Yaşadıkları bu hüsranın ardından Çanakkale Boğazı'nı denizden geçemeyeceklerini anlayan itilaf devletleri, 25 Nisan 1915 tarihinde Gelibolu yarımadasına çıkarma yaparak boğazı geçmeyi denemişler ancak Çanakkale savaşlarında askeri bir deha olarak ön plana çıkan Yarbay Mustafa Kemal'in çok isabetli ve ileri görüşlü muhakemesi neticesinde hedeflerine ulaşamamışlardır.

Şanlı tarihimizde bütün görkemiyle yerini alan ve tüm dünyaya karşı azmin, cesaretin ve fedakarlığın sayısız örneklerinin sergilendiği Çanakkale Savaşı, vatanın bütünlüğü ve bağımsızlığı söz konusu olduğunda Türk Milletinin Vatanı için hangi zorluklara göğüs gerebileceğinin en güzel örneklerinden birisidir.

Çanakkale zaferi, biricik evlatlarını şefkat ve muhabbetle bağrına basıp 'Oğul seni yetiştirdim hizmet eyle vatana, ak sütümü helal etmem saldırmazsan düşmana' diyerek cepheye uğurlayan cefakar anaların ve analarının elini öperek 'Hakkını helal et şefkatli ana, canım feda olsun kutsal vatana' sözleriyle cevap veren yiğit ve kahraman Mehmetçiğin, tarih sahnesine çıkan ebedi başkomutan Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte yazdığı destandır.

Başta büyük önder Atatürk olmak üzere, gerektiğinde vatanı için 'ŞEHİT' olmayı en şerefli görev olarak kabul eden, 7'sinden 70'ine, kadın ve erkek tüm Anadolu insanı bu zaferden aldıkları güçle kurtuluş savaşını başlatmışlar ve işgal altındaki vatan topraklarını kurtararak Türkiye Cumhuriyeti'ni kurmuşlardır.

Hayatını bu cengâver erlere komuta ederek geçiren ‘dünyanın hiçbir ordusunda yüreği seninkinden daha temiz daha sağlam bir askere rast gelinmemiştir’ diyerek bu kahramanlara hayranlığını ifade eden büyük önder ebedi Başkomutan Atatürk’le aynı duyguları paylaşan bizler, şehitlerimizi bir kez daha saygıyla anıyoruz.

Ülkemizin bugün ulaştığı seviyeye başta Çanakkale ve Kurtuluş savaşı olmak üzere Kore'de, Kıbrıs'ta, terörist ile mücadelede, yurt dışında icra edilen harekatlarda hayatlarını kaybeden aziz şehitlerimizin eseridir. Ulusumuzun var oluşunun, birlik ve beraberliğinin ölümsüz sembolleri olan şehitlerimizin manevi varlıkları, tarih ve millet bilincimizin korunmasında ve sahip olduğumuz yüce değerlerin genç nesillere aktarılmasında en değerli hazinedir.

Bu nedenle, şehitlerimizin aziz hatıraları nesilden nesile sonsuza dek yaşatılacaktır. Aziz şehitlerimizin yüreklerimizde yaktıkları ateş, vatanımıza yönelecek her türlü tehdide karşı vereceğimiz mücadele, sarsılmaz inancımıza, tükenmez gücümüze sonsuz kaynak teşkil etmektedir. Aziz şehitlerimiz yattıkları yerden şunu hissetmelidirler  ki ülkemizin birliğine göz diken düşmanlarımızın ve terör örgütlerinin kutsal vatan topraklarına yönelik tüm tehditleri dün olduğu gibi bugünde, Türk Milleti ve onun bağrında çıkmış Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından bertaraf edilecektir.

Üzerinde yaşadığımız toprağı vatan yapan, bayrağımıza rengini kanlarıyla veren kahraman şehitlerimiz; manevi varlığından aldığımız güçle, vatanımıza yönelik her türlü tehdide karşı, her şart altında üzerimize düşen görevi yapacak ve size layık olmaya çalışacağız. Türk vatanının kutsallığını, Türk milletinin namusunu ve Türk bayrağının şanını canından üstün tutan aziz şehitlerimiz, sizleri bizden ayıran ölüm, size olan bağlılığımızı asla koparmayacak, kutsal emanetiniz olan Türk Vatanı, ilelebet hür kalacaktır. Sizlere söz veriyoruz ki, Çanakkale'ler sonsuza dek geçilmeyecek, gök kubbeden ay yıldızlı al bayrak hiç inmeyecek, dünya var oldukça bu topraklar Türk yurdu olmaya devam edecektir” ifadelerine yer verdi.

18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferinin 107. Yıldönümü,  Çelenk sunma töreninin ardından Recep Tayyip Erdoğan Kongre ve Kültür Merkezinde, 15 Temmuz Şehitleri Anadolu Lisesi tarafından hazırlanan program ile devam etti.