Kaymakamlık önünde düzenlenen Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün ebediyete intikalinin 80. yılında düzenlenen anma etkinliğine Besni Kaymakamı Ahmet Gencer, Besni Garnizon Komutanı ve Askerlik Şubesi Başkanı Yüzbaşı Hakan Yonarkol, siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri, kurum amirleri, muhtarlar, okul müdürleri, öğretmenler, öğrenciler ve vatandaşlar katıldı.

Hükümet Konağı önünde bulunan Atatürk anıtına çelenk koyma, Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan program, Şehit Mehmet Yağmur Anadolu İmam Hatip Lisesi tarafından anma programı ile devam etti.

Osman İsot Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Salonunda gerçekleştirilen anma programı Saygı Duruşu ve İstiklal Marşı ile başladı. Günün anlam ve önemini belirten konuşmayı yapan Okul Müdürü Vakkas Korkmaz; " Mustafa Kemal, halkın içinden çıktı ve halktan uzaklaşmadı. Milletin dileğini ifade etmesini, yerine getirmesini bildi. Tevazudan ve samimiyetten ayrılmadı. ''Benim kuvvetimin olduğunu söylüyorlar; evet doğrudur. Benim arzu edip de yapamayacağım şey yoktur. Çünkü ben zoraki ve insafsızca hareket etmeyi bilmem. Ben kalpleri kazanarak hükmetmek isterim.'' diyerek insanlık anlayış duygusunu dile getirmiştir.

Mustafa Kemal, milli mücadele kazanıldıktan sonra, milletimizin, kendi sınırları içerisinde, bağımsız yaşamasını sağlayacak tedbirleri almaya çalışmıştır. O, Türkiye'nin barışçı dış politikası için 'Yurtta sulh, cihanda sulh' ilkesini koymuştur. Büyük Millet Meclisi, 13 Nisan 1920 tarihinde açıldığında, öylesine büyük bir yokluk ve yoksulluk vardı ki, bazıları yeise kapılmış, memleketlerine geri dönmekten bahsetmeye başlamışlardı. Bu durum karşısında Mustafa Kemal kürsüye çıktı ve şunları söyledi. 'İşittim ki bazı arkadaşlarımız yoksulluğumuzu bahane ederek memleketlerine dönmek istiyorlarmış. Ben kimseyi zorla meclise davet etmedim, herkes kararında özgürdür. Ben, bu mukaddes davaya inanmış bir insan sıfatıyla, buradan gitmemeye karar verdim. Hatta hepiniz gidebilirsiniz. Asker Mustafa Kemal mavzerini eline alır, fişeklerini göğsüne dizer, bir eline de bayrağı alır bu şekilde Elmadağ'a çıkar. Orada tek kurşunum kalana kadar vatanı savunurum. Kurşunlarım bitice de, bu aciz vücudumu bayrağa sarar, düşman kurşunları ile yaralanır, temiz kanımı, mukaddes bayrağıma içire içire tek başıma can veririm' demiştir.

Atatürk'ü anlamanın en iyi yolu, yas tutarak övgüler düzmek yerine onun fikirleri ışığında, ona özgü eylemlerde bulunmak olacaktır. 10 Kasımlar bizi Atatürk'e biraz daha yakınlaştırmalı, onu biraz duymaya, düşünmeye ve anlamaya götürmelidir.

Kurtuluş Savaşı'nın Başkomutanı ve Cumhuriyet'in banisi Gazi Mustafa Kemal'i rahmetle yad eder, Anadolu Coğrafyasını vatan haline getirmek için bu toprakları kanlarıyla yoğuran tüm şehit ve gazilere Allah'tan rahmet dilerim" dedi.

Korkmaz'ın konuşmasının ardından şiirler okundu ve "Bir Adam Düşünün" adlı sinevizyon gösterimi yapıldı.

Daha sonra Şehit Mehmet Yağmur Anadolu İmam Hatip Lisesi öğretmen ve öğrencileri tarafından hazırlanan, Atatürk'ün sevdiği şarkılar eşliğinde Atatürk Oratoryosu sunuldu ve program sona erdi.