Ege'nin tarımsal üretimde önemli kentlerinden İzmir ve Aydın'da yaz aylarında yüksek sıcaklık ve uzun süreli kuraklığın ardından ekim ayının başında etkili olan yağmur çiftçilere umut oldu.
Meteoroloji Genel Müdürlüğünün Standart Yağış İndeksi'nde yer alan kuraklık haritası analizlerine göre 12 aylık (Ekim 2024- Eylül 2025) değerlendirmede, İzmir ve Manisa'nın önemli bölümü 'çok şiddetli kurak', Aydın ve Uşak 'orta kurak', Denizli ise 'hafif kurak' olarak tanımlandı.
Müdürlük tarafından, yağışlı periyodu kapsayan 1 Ekim 2024-30 Eylül 2025 dönemi 12 aylık verilerinden oluşan 2025 su yılı raporuna göre Ege Bölgesi'nde yağışlar normaline göre yüzde 28, 2024 su yılı yağışına göre yüzde 14 azaldı.
Her geçen gün daha belirgin hale gelen iklim krizinin yol açtığı kuraklık, Ege Bölgesi'nde de tarımsal faaliyetleri derinden etkiledi.
Bölgede uzun süren yüksek sıcaklıklar ve yağışsız geçen aylar, barajlardaki ve yer altı su seviyelerini düşürdü. Özellikle yaz aylarında toprağın nemini tamamen yitirdiği birçok ovada üretim maliyetleri arttı, ekim planları değişti.
Yörede yaklaşık 120 günlük aranın ardından etkili olan yağmur, önemli tarım kentlerinden İzmir ve Aydın'da çiftçilerin yüzünü güldürdü.
Yağış sonrası kuruyan tarlalar yeniden tav kazandı, zeytinliklerden sebze bahçelerine kadar birçok üründe verim ve kalite beklentisi yükseldi.
- 'Altın değerinde oldu'
Menemen Ziraat Odası Başkanı Yücel Altıntaş, AA muhabirine, Menemen'in 120 güne yakın süre boyunca yağmur alamadığını söyledi.
Kuraklık nedeniyle ovadaki tarımsal faaliyetlerin olumsuz etkilendiğini ifade eden Altıntaş, 'Ekim başında yağan yağmurlar, sebze üretimi ve meyve bahçeleri için altın değerinde oldu. Sonbahar yağışları bir önceki yıla göre, biraz erken geldi. Barajımızdan su gelmediği için üretimi yer altı sularından gerçekleştiriyorduk. Bu durum üretimdeki enerji maliyetlerini artırıyordu. Bu yağmurların gelmesi sebze ve meyve üreticilerini bir nebze sevindirdi.' dedi.
Altıntaş, son 4-5 yıldır kuraklığı had safhada yaşadıklarını, yer altı sularının gittikçe çekildiğini dile getirdi.
Pamuk hasadının ardından bol yağmurlu kış mevsimi geçirmeyi umut ettiklerini kaydeden Altıntaş, sözlerine şöyle devam etti:
'Suya çok ihtiyacımız var. Bizim bölgemizde hiç olmayan ayçiçeğinin ekim alanları genişledi. Bölge kuru tarıma yöneliyor, çoğalacak. Bölgemizde bu yıl 140 bin dönüm buğday ekilecek. Bunun başlıca nedeni yağmurların az olması, barajımızdan suyun gelmemesi, yer altı suların azalmasıdır. Bölgemizde üretim deseninde değişiklik oluyor. Kuraklıktan dolayı hububat, buğday ve ayçiçeğine yöneliyoruz. Bu yağmurların gelmesi toprağın tavını da güzelleştirdi, doğaya canlılık verdi. Bitkinin yağmur alması kalitesini, her şeyini etkiliyor.'
- 'Yağmur zeytin için ilaç gibi geldi'
Aydın Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Mehmet Kendirlioğlu da geçen ve bu yıl tarımsal kuraklığın yaşandığını belirtti.
Uzun bir aranın ardından yağmurun çiftçileri mutlu ettiğini söyleyen Kendirlioğlu, 'Yağmurun her damlasının tarıma büyük faydası olur. Mayıs ayından bu yana Ege'ye yağmur düşmüyordu. Bu yağmur zeytinimize gerçekten yaradı. Zeytin yağmurdan alır lezzetini, suyunu. Bu yağmur zeytin için ilaç gibi geldi. Hububatın ekilmesi için de bize toprağın tavı lazım. Bu yağmurlar tavı şu anda sağladı. Şu anda bizde kestane hasadı başladı. Tabii bu yağmurların bu tür bitkilere kesinlikle faydası oldu.' değerlendirmesinde bulundu.
Manisa Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Hüseyin Altındağ da 4 aylık uzun bir aranın ardından Manisa'ya ekim ayıyla güzel yağmurun yağdığını anlattı.
Kuraklığın gittikçe daha fazla hissedildiğini vurgulayan Altındağ, 'Manisa'da yağmur en çok zeytin üreticisi, buğday ekimi yapılacak çiftçilere yaradı. Bu yağmurun ardından çiftçiler ekime başlayacak.' ifadelerini kullandı.