İSTANBUL (AA) - Hipertansiyon ve tekrarlayan böbrek taşı hastalığı nedeniyle 10 yıl önce son dönem böbrek yetmezliği tanısı konulan 61 yaşındaki Ayşe Kaba, kadavradan yapılan nakille sağlığına kavuştu.

Çeşitli rahatsızlıklar nedeniyle her yıl birçok hasta organ nakline ihtiyaç duyuyor. Böbrek başta olmak üzere kalp, karaciğer ve farklı organlar, nakil bekleyen hastalara hayat veriyor.

Yaşama tutunmak için nakil bekleyen hastalar, Organ Bağışı Haftası kapsamında organ bağışının önemini bir kez daha hatırlatıyor.

Organ nakliyle sağlığına kavuşan hastalardan biri de 10 yıl önce bulantı ve kusma şikayetiyle acil servise başvuran Ayşe Kaba oldu.

Böbrek taşı nedeniyle birçok kez ameliyat edilen ve zamanla böbrek fonksiyonlarını kaybeden Kaba, son dönem böbrek yetmezliği tanısıyla diyaliz tedavisine alındı. İlk olarak hemodiyaliz ile başlayan tedavi süreci, evde sürdürülebilen periton diyalizi ile devam etti.

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine başvuran Kaba, 10 yıl önce ilk tanısını koyan ve o dönem asistan doktor olan Nefroloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Banu Erkalma ile yeniden karşılaştı.

Tedavisine Erkalma ile devam eden Kaba, kadavradan böbrek nakli için sıraya alındı. Kaba, yaklaşık 3 ay sonra uygun organın bulunmasıyla ameliyat edildi.

Başarılı bir şekilde organ nakli gerçekleştirilen Ayşe Kaba, 10 yıllık zorlu sürecin ardından yeniden hayata tutundu.

- 'Geldiğinde diyaliz planlaması yapmak zorunda kaldık'

Dr. Öğr. Üyesi Banu Erkalma, yaklaşık 10 yıl önce kendilerine başvuran hipertansiyon hastası Kaba'nın, iki taraflı böbreklerinde taş olduğunu söyledi.

Erkalma, takip süreci ihmal edildiği için hastalığın 'son dönem'e hızlı ilerlediğini belirterek, 'Geldiğinde diyaliz planlaması yapmak zorunda kaldık. Son dönem böbrek hastalığı evresindeydi. Bir yıl kadar hemodiyaliz tedavisiyle devam etti. Sonra hastaya periton diyalizi ve diğer seçenekleri de sunduğumuzda, evde yapabileceği bu uygun yöntemi de denemek istedi.' ifadelerini kullandı.

Hastanın 7 yıl bu şekilde diyalize devam ettiğini bildiren Erkalma, bu süreçte uzmanlığını aldığını, farklı bir hastanede çalışırken hastayla tekrar karşılaştıklarını anlattı.

Kadavra listesine yazdıktan yaklaşık 3 ay sonra hastaya uygun böbrek çıktığını söyleyen Erkalma, 'Burada kadavradan böbrek nakli ameliyatını gerçekleştirdik. Üçüncü ayını doldurmak üzere. Her şey çok güzel, hastamız sağlıklı, her şey yolunda. Takibimize devam ediyoruz.' dedi.

Nakil gecesi yaşadıklarını anlatan Erkalma, 'O gece kadavradan böbrek alacak hastaların listesi elimize geldiğinde çok sevindim, duygulandım. Hastayla manevi de bir bağımız vardı. Çok güzel geçti süreç. Hiçbir problem de yaşamadık. Hastayla ve yakınıyla bir aile gibi, dost gibi, hasta-doktor ilişkisinden öte bir ilişkimiz oldu ve çabucak da ilerledi.' diye konuştu.

- 'Ayşe Hanım gibi bekleyen birçok hastamız var'

ELF Fuarı sektörün tüm paydaşlarını buluşturacak
ELF Fuarı sektörün tüm paydaşlarını buluşturacak
İçeriği Görüntüle

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi Organ Nakli Merkezi Sorumlusu Prof. Dr. Halil Erbiş, Kaba'nın nakil sonrası sürecine ilişkin bilgi verdi.

Nakilden sonra Kaba'nın vücudunun organı kabul ettiğini ve böbreğin çalışmaya başladığını belirten Erbiş, 'Yaklaşık 5 veya 6. gün Ayşe Hanım'ı taburcu ettik, normal hayatına devam etti. Şu an gayet iyi, kontrolleri için buraya geliyor. Kreatinin değerleri iyi, böbrek gayet düzgün ve güzel bir şekilde çalışıyor.' diye konuştu.

Erbiş, organ bağışının önemini vurgulayarak, şöyle devam etti:

'Ayşe Hanım gibi bekleyen birçok hastamız var. Binlerce hastamız kadavra listesinde, diyaliz merkezlerinde diyalize girerek hayatlarını idame ettiriyor. Bunların hayatlarına dokunmak için lütfen organlarımızı bağışlayalım. Özellikle beyin ölümü gerçekleşmiş olan yakınlarımızın organlarını bağışlayalım. Öldükten sonra hiçbirimizin o organlara ihtiyacı yok. O organlar toprak olmadan başkalarının hayatlarında can bulsun.'

- 'Eşim vefat etmişti ama oğlum ve kızım hep yanımdaydı'

Ayşe Kaba da hipertansiyon ve tekrarlayan böbrek taşları nedeniyle yıllarca sağlık sorunları yaşadığını, organ nakli olabileceği haberini aldığında çok sevindiğini söyledi.

Tedavi sürecini anlatan Kaba, 'Nakilden sonra hayatımda her şeyim normale döndü. Bir su içemiyordum, 'Su içsem.' diyordum, lavaboya çıkamıyordum, onu hissedemiyordum, zordu önceden. Ama Allah'a çok şükür, şimdi çok iyiyim.' şeklinde konuştu.

Kaba, tedavi süreci boyunca ailesinin desteğini hep yanında hissettiğini belirterek, 'Eşim vefat etmişti ama oğlum ve kızım hep yanımdaydı. Beni hastaneye götürdüler getirdiler, moral verdiler.' dedi.

Organ nakli bekleyen hastalara da çağrıda bulunan Kaba, 'Bekleyen çok insan var, çok zor durumda olanlar var. Herkesin bu konuda duyarlı olmasını isterim. Sabırla beklesinler, mutlaka bir gün onların da yüzü güler.' ifadelerini kullandı.

Kaynak: AA