Evet saygı değer okurlarım. Bu kainatı yaratan Allah-u Teala kendisi, adil ve ihsan sahibi olduğu için kullarının da adil ve ihsan sahibi olmasını ister. Bilindiği üzere (adalet: insaflı ve doğru olmak, doğru davranmak, zulümkar olmamak eşit olmak ve eşit davranmak. Her şeye hakkını vermek, düzeltmek, mutedil olmak her şeyi yerli yerinde yapmak, istikamet ve hakkaniyet manalarına gelir. Yani her şeyi yerli yerine koymak, hakkı yerine getirmek, aynı zamanda adalet, zulmün zıttıdır.

Evet, İhsan ise: Güzel yapmak, iyilik etmektir evet lisanımızda çok iyilik etmek manasına da gelir. Mesela melek Cebrail Alayhiselam (A.V.S.)  Efendimize ihsan nedir? diye sorduğunda cevaben; (ihsan Allah ı görüyormuşsun gibi ibadet etmen, her ne kadar, sen onu görmesen de, o seni görüyordur.) İnsanlar açısından ihsan 3 türlüdür.

1.       İhsan Allah-u Teala’ya karşı, gereğine uygun iman etmek emir ve yasaklarına uymaktır.

2.       İhsan İnsanlara karşı bu ise insanın ana babasına, eş ve çocuklarına komşu ve akrabalarına, bütün insanlara iyilik yapmak ve iyi davranmak aynı zamanda da haklarına riayet etmek ve kusurlarını bağışlamaktır.

3.       İnsanın kendisine karşı ihsanı: Bu ise iman ederek çok güzel ameller işleyerek, Allah-u Teala’nın rızasını mağfiretini, nimet ve cennetini kazanmaktır.

Evet, bu kainatı yaratan Allah Zülcelal Hazretleri Kuran-ı Kerim’in Nah suresi ayet 90 da şöyle buyurmaktadır; (muhakkak ki Allah adaleti, ihsanı akrabaya karşı cömert olmayı emreder. Hayasızlığı kötülüğü ve zorbalığı yasaklar. Evet işte Allah-u Teala aklınızı başınıza alasınız diye sizlere öğüt verir.

Evet saygı değer okurlarım, ayet i kelimede de açıkça ifade edildiği sürece adelet: doğru hareket etmek, gerçeğe uygun bir şekilde hüküm vermek , eşit olmak ve eşit kılmak gibi manalara gelen bir isim olduğunu yukarıda izah ettiğimiz veçhile ahlak ve huhuk terimi olarak, bireysel ve sayısal yapıda dirlik ve düzenliği, hakkaniyetle ve eşitlik esasına uygun davranmayı sağlayan bir erdemi, ve hukuk ilkesini ifade eder.Burada başkasına iyilik etmek ve hemde yaptığını çok güzel yapmak şeklinde kısmen, iki farklı anlam taşıyan ihsan dini ve ahlaki bir kavram olarak hayırlı bir işi bilerek ve en iyi şekilde yapma, Allah u taalaya ihlas la ibadet etme, başkalarına hak ettiklerinden daha fazlasını verme, gibi anlamlarda kullanılır. Hayırsızlık diye çevirdiğimiz fahşa(puhşet) kelimesi aynı kökten gelen fuhuş kelimesiyle eş anlamlı olup çirkin sözler ve fiiller için kullanılır. Kötülük diye çevirdğimizmünker ise genellikle, mağruf kavramının zıttı olarak, aklın ve sağ duyunun çirkin bulduğu erdemli toplumun yadırgadığı tutum ve davranışlar anlamına gelir.

Evet Fahrettin errazınında ifade ettiği gibi ( bu ayette Allah u Taala yükümlülükle ilgili, farz ve nafile mahiyetindeki ilkeleri.Keza ahlak ve adaba dair genel ve özel konuları bir araya getirmiştir.)
Evet yine Kuran ı Kerimin nah suresi ayet 97 de Allah zulcelal hazretleri şöyle buyurmaktadır.

( Erkekten, kadından her kim mümin olarak, iyi bir amel işlerse, ona muhakkak hoş bir hayat yaşatacağız. Ve yapmış oldukları amellerin daha güzelleri ile mükafatlarını muhakkak vereceğiz.)

Evet,  erkek olsun kadın olsun her kim ki Müslüman olarak iyi bir amel işlerse, ona muhakkak ki hoş bir hayat yaşatacağız ve yapmış oldukları amellerin  daha güzelleri ile mükafatlarını muhakkak surette vereceğiz. Evet erkekten kadından mümin olarak salih amel işleyenlere, iyi güzel iller yapanlara hoş temiz bir hayat yaşatacağız. Kanaat helal rızk ve sıhhat vererek rahata erdireceğiz.Onların bu dünyadaki işlerine karşılık ahiret te ise daha fazla ve daha güzel nimetler ihsan edilecektir.

Evet hayat kelimesiyle dünya hayatı kasdedilmiştir.Bunun ardından zikredilen, ecel ise ahirette mükafatıdır. Dünya ve ahiret mutluluğunun birlikte vaat edildiği bu ayet, hayatını güzel işlerle, süsleyen müminlere eşsiz bir müjde olduğu kadar Müslüman bireyler ve toplumlar için de son derece anlamlı bir ihşad değeri taşımaktadır.Burda Allah u taale hakkı ile mümin olup hayırlı ve faydalı işler yapmayı davranış yasası haline getirenlerin dünya hayatlarının da hoş olacağını güzel ve mutlu kılınacağını müjdelemiştir.Buna göre eğer Müslümanların dünya hayatları, Allah ınburda müjdelediği şekilde değilse bunun sebebini başka yerde aramadan önce dönüp kendimize bakmalı, yaptığımız işlerin ve kalplerimizin salih olup olmadığını kontrol etmeliyiz.Ayet hayatın güzelleşmesinde erkekler kadar kadınlarında güzel işler yaparak pay sahibi olmaları gerektiğine açıkça işaret etmektedir.Saygılarımla