Adıyaman Belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Meslek Edindirme Kursları (ADIMEK), kadınların hem el becerilerini geliştirmelerine hem de aile bütçelerine katkı sağlamalarına imkân tanıyor.
ADIMEK kursları, özellikle 6 Şubat depremlerinin ardından yeniden hayata tutunmak isteyen kadınlar için güçlü bir dayanışma ve üretim zemini oluşturuyor. Bu kapsamda Bahçecik TOKİ yerleşkesinde hizmet veren El Sanatları sınıfında eğitim alan kadınlar, kurs sonunda hazırladıkları ürünleri satarak maddi gelir elde ediyor. Aynı zamanda, bu kurslar sayesinde deprem travmasını atlatma sürecinde sosyal destek buluyor, yeniden üretmenin ve bir arada olmanın iyileştirici gücünü yaşıyorlar.
EVDE BAŞLAYAN EMEK, GELİRE DÖNÜŞÜYOR
El sanatları kursuna katılan 15 kadın kursiyer, geçmişten bugüne uzanan motifleri modern dokunuşlarla harmanlayarak havlu, seccade, dantel ve benzeri ürünler hazırlıyor. Ürünler, sipariş üzerine satılarak aile bütçesine katkıya dönüşüyor.
Kursiyerlerin eğitim sürecini yürüten Halk Eğitim Merkezi’ne bağlı usta öğretici Fatma Akıncı, kursların kadınlar için dönüştürücü bir etkisi olduğunu belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Kursa başladıklarında iğne bile tutmayı bilmeyen kadınlarımız şimdi sipariş alıp satış yapıyor. Evlerine, ailelerine ekonomik katkı sağlıyorlar. Ayrıca burada çok güçlü bir dayanışma ortamı oluştu. Deprem sonrası psikolojik olarak zor zamanlar geçiren kadınlarımız bu kursta hem sosyalleşiyor hem de üretmenin mutluluğunu yaşıyor.”
ÇEYİZ HAZIRLIYORLAR, SİPARİŞ ALIYORLAR
Kurslara katılan kadınlar yalnızca ev ekonomisine değil, kültürel mirasa da katkı sağlıyor. Fatma Akıncı, kursiyerlerin bazı ürünleri çocuklarının çeyizi için, bazılarını ise satış için hazırladığını belirtti. Akıncı, “İkinci el ve atık malzemeleri değerlendirerek özgün ürünler ortaya çıkarıyoruz. Nenelerden kalma dantelleri yeniden işleyip çeyizlik hale getiren kursiyerlerimiz var. Bu kurs aynı zamanda bir sıfır atık ve sürdürülebilir üretim modeli.” diye konuştu.
“BU KURS HAYATIMIZA DÜZEN KATTI”
Kursiyerlerden Atiye Bozaner ise el sanatları kursunun yaşamında yarattığı dönüşümü şu sözlerle anlattı:
“Buraya geldiğimde iğne tutmayı bile bilmiyordum. Şimdi 10’dan fazla havlu işledim, dışarıya satış yapıyorum. Maddi olarak bizi destekledi ama en önemlisi manevi olarak da çok iyi geldi. Burada kreşimiz de var, çocuğumla birlikte geliyorum. O arkadaş ortamını öğreniyor, ben üretmenin verdiği mutluluğu yaşıyorum. Kurs sayesinde hayatımıza düzen kattık.”