İşadamı olarak Türkiye ekonomisini yakından takip eden ve yaşanan sorunlara çözüm öneriler sunan Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu, Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü ve Yazarı Vahap Munyar ile gerçekleştirdiği röportajda dikkat çekici açıklamalarda bulundu.
Erdemoğlu, ekonomik durgunluk ve gelir dağılımındaki adaletsizliğe karşı “Servet Vergisi” uygulamasının getirilmesi gerektiğini savundu.
Erdemoğlu, “Ekonomide Ramazan ve bayramı tersten yaşadık. Önce bayram yaptık, arkasından Ramazan geldi” diyerek, düşük faizli kredi politikalarının bazı kesimler için büyük karlar anlamına geldiğini, ancak bunun sürdürülebilir olmadığını vurguladı. Bu süreçte, kamuda çalışan sayısının 2.5 milyondan 6 milyona yükselmesi ve SGK‘nin üzerindeki yükün artması gibi sorunlara da değindi.
Erdemoğlu, 6 Şubat 2023 depremlerinin yarattığı yıkım ve ekonomik açığı hatırlatarak, “Servet Vergisi” önerisini gündeme getirdi. Erdemoğlu‘nun önerisine göre, 6 milyon liranın üzerindeki varlıklara sahip kişilerden yüzde 1 oranında servet vergisi alınması ve toplanacak bu kaynağın deprem bölgesi ve Marmara Bölgesi‘ndeki kentsel dönüşüm projeleri için kullanılması planlanıyor. Bu önerinin 150 milyar dolarlık bir kaynak yaratacağı belirtiliyor.
Erdemoğlu, “Yüzde 1 veya 2’lik Servet Vergisi kimseyi zorlamaz” ifadeleriyle, servet vergisinin toplumun zengin kesimi üzerinde ciddi bir mali yük oluşturmayacağını, aksine dar gelirli vatandaşların yükünü hafifletebileceğini savundu.
Erdemoğlu Holding‘in Sasa Polyester (SASA) ile ilgili büyük yatırımlarından da bahseden Erdemoğlu, Adana‘da devam eden 2.4 milyar dolarlık yatırımların ekonomiye katkısını vurguladı. Ayrıca, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) ile ilgili olarak da “sahtekarlık diz boyu” diyerek, bu uygulamanın kaldırılması gerektiğini dile getirdi. Erdemoğlu‘nun önerisi, DİR kalkarsa, elde edilecek vergi gelirlerinin Eximbank üzerinden ihracatçılara kredi olarak sunulması yönünde.
Erdemoğlu Holding Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Erdemoğlu, ekonomik sıkıntıların üstesinden gelmek için şikayetçi olmanın bir çözüm olmadığını, mevcut koşullarda “en iyi helvayı yapmaya” çalışmanın önemine dikkat çekti. Bu tutum, özellikle ekonomik belirsizlik dönemlerinde iş dünyasının sergilemesi gereken bir duruş olarak öne çıkıyor.
Sasa Polyester hisselerinin 2015’ten bu yana TL bazında 405 kat, dolar bazında ise 37 kat artış gösterdiğini belirten Erdemoğlu, bu başarının Erdemoğlu Holding‘in sağlam yatırım ve iş stratejilerinin bir sonucu olduğunu ifade etti. Bu, şirketin uzun vadeli planlama ve piyasa dinamiklerine hızlı adaptasyon kabiliyetinin bir göstergesi olarak kabul edilebilir. İbrahim Erdemoğlu‘nun vurguladığı gibi, Sasa Polyester‘in geçmişten günümüze sergilediği performans, Erdemoğlu Holding‘in sektördeki başarısının ve piyasa koşullarına olan duyarlılığının bir yansımasıdır. Bu durum, hem yatırımcılar için hem de holding bünyesindeki diğer işletmeler için önemli bir güven sinyali olarak değerlendirilebilir.
Erdemoğlu‘nun ekonomiye yönelik önerileri ve çözüm yolları, özellikle “Servet Vergisi” gibi yenilikçi düşünceleriyle, Türkiye’nin ekonomik sorunlarına yönelik tartışmalara yeni bir perspektif getiriyor. Bu öneriler, ekonominin sürdürülebilirliğini artırmaya yönelik kapsamlı bir yaklaşımın parçası olarak değerlendirilebilir.
Öte yandan, Erdemoğlu‘nun kamuoyu ile paylaştığı görüşler, iş dünyasının önemli bir kesiminden gelen bir perspektifi temsil ediyor. Bu bakış açısı, sadece ekonomik reformlar konusunda değil, aynı zamanda sosyal adalet ve dayanışma anlayışının güçlendirilmesi noktasında da dikkate alınması gereken önemli öneriler içeriyor.
İbrahim Erdemoğlu‘nun ekonomiye dair vurguladığı noktalar ve özellikle “Servet Vergisi” gibi öneriler, ekonomik kalkınmanın yanı sıra sosyal adaletin sağlanmasına katkıda bulunacak önemli adımlar olarak görülebilir. Bu tür önerilerin, ilgili tüm taraflarca değerlendirilmesi ve Türkiye’nin ekonomik geleceği için somut politikaların geliştirilmesine katkı sağlaması beklenmektedir.
