Bu kainatı yaratan Allah Zülcelal hazretleri bu dünyaya gelen insanların en zekisi, en hayırlısı,  her hususta kendinden emin olunan, ve dünyada ilk yaratan Adem Aleyhüsselam’dan dünyanın sonuna kadar yaratılmış insanların en faziletlisi, en erdemlisi, dünya gözüyle miraçta bizzat görünün Allah, peygamberi Muhhamed Mustafa’ya bile yukarıda başlıkta olduğu gibi, dünya işlerinde bizzat ashabınla istişare ed? Diye peygamberine Allah Zülcelal hazretleri emrediyor.

Daha açık bir ifadeyle meşverette tabi olan din işleri ile değil, dünya işleri ile idir bu danışmada akıllı ve ehil aynı zamanda da o hususta erbab olanlarla konuşulur aklı ermeyen o hususta aklı ermez kimselerle değil bir hadisi şerifte te ( istişare edilecek kimse emin olmalıdır. ) diyor ya

İstişare; malum olduğu üzere başkasının aklından istifade etmektedir. Tabi herkesin aklı bir değildir. Onun için der ki bir hadisi hakkında istişarede bulunmak üzere aklı eren bir kimsenin bilişinden ve görüşünden faydalanmakla mümkün olur.

Mevlana Celladını Rumi hazretlerde derki; meşverette bulunmak, karanlık gecede aranılan bir şeyi bulmak için mum yakmak etrafı aydınlatmak demektir aydınlık, tabi ne kadar kuvvetli olursa aranılan şeyde çok çabuk ve o derece çabuk bulunur.

Peygamber Aleyhüsselatı hazretlerinde tüm dünya işlerinde sahabelerini toplar ve onların ekseriyetiyle amel eder karar verirdi.

Müşavere: her hususta olduğu gibi herhangi bir iş hakkında da danışarak konuşarak bazı kimselerin görüşlerine fikirlerine başvurarak fikir alışverişi ile neticeye varılır. Böyle yapılan müzakere ve mütealaya da ( istişare) dendiği gibi her hangi bir yerde toplanarak müşaverede meşverette bulunan bir topluluğa da ( şuura) denir. Yoksa şuura toplantısında şu iş şöyle olacak diye kendi fikrini empoze edersen ve karşındakine fikrine saygı göstermesen hep kendi fikrini savunursan o zaman cumhuriyetten demokrasiden hukukun üstünlüğünden bahsedilemez onun adı diktatörlük olur.,

Şuura suresi ayet 38’de(onlar ki rablerinin davetine uyarlar ve namazlarını dosdoğru kılarlar onların aralarındaki işleri istişare ile ilgilidir. Onlar kendilerine verdiği rızıktan Allah yolunda harcarlar.)

Ali İmran suresi ayet 159’da ( hakkında vahiy olunan harp gibi veya umumi ilgilendiren işlerde de onlarla müşavere etki, emir, emri-bil maruf olsun müşavereden sonra da bir meselede karar verdini? Allah’u Teala’ya tevekkül ve itimat ederek dört elle o işe sarıl. Saygılarımla.