Daha önce Müftülük makamı olan, Besni Hacı Reşit Cami karşısındaki bina, kazamız Müftüsü Sayın Hanifi Damar tarafından kuran kursuna tahsis edilmiştir. Müftülük ise yine Hacı Reşit Caminin alt köşesine nakledilmiş burası geniş olunca müftülüğün sağ gayretiyle bölümlere ayrılarak hem de çok güzel döşenmiştir. Yani şimdiki müftülük hem geniş ve hem de bölümlerde çalışanlar için çok rahat olmuştur. Kuran kursuna tahsis edilen müftülüğün eski binası çok güzel döşenmiş. Ve kursa iştirak edenlere rahat edebilmeleri için gösterilen bu ilgiye emeği geçenlere başta çok sayın müftümüz Hanifi DAMAR ve kuran kursu öğretmeni Sayın Mustafa KANDEMİRE’e ve kuran kursunun hazırlanışında gerek halı döşenmesi, kalorifer, yalıtım boya, maddi ve manevi katkıda bulunanlara ve gerekse masa sandalye temininde emeği geçenlere en derin minnet ve şükranlarımı sunan kendilerine sağlık sıhhat ve afiyet dilerken bütün geçmişlerinin ahretlerinin cennet olmasını, ve bütün günahlarının af ve mahuret edilmesini cenabı Allah’tan niyaz eylerim. İhtiyaç odaklı öğretim programlı temel yaklaşımı esasında 2010 ile 2011 yıllarında ve 2011-2012 eğitim öğretim yıllarında pilot bölge olarak Kuran kurslarında uygulanan ihtiyaç odaklı öğretim projesi 2012,2013 eğitim öğretim yılında tüm Türkiye genelinde kullanılmaya başlamıştır. Diyanet işleri başkanlığımızın bu ihtiyaç odaklı öğretim programı ile bu açılan Kuran kursları, aynı zamanda milli birlik ve beraberliği pekiştiren, saygı, sevgi ve dostluk bağlarını güçlendiren, insanların birbirlerini tanımasına vesile olan çok güzel bir hizmettir. Bu kursu ihdas edenlere ve uygulayanlardan Allah razı olsun. Asırlarca milletimiz ruhen kuranı kerim sevgisiyle ve kurandan aldığı ilhamla, kuranı okuyup öğrenmeyi güzel okuyarak manasını anlamayı ve ona saygı ve hürmeti kendine bir şiar edilmiştir. Bunun açık deliğini de kuran kursuna gelen yediden yetmişine ve her saatte kurs verilmektedir. Mesela yaşlı grubdan arkadaşların yaşları atmışla doksan arasında evet bende kuran kursuna devam eden talebe olarak 5 Mart 1926 doğumluyum yani 90 yaşıma girmiş bulunmaktayım yani kuranı eskiden bilirdim hem okumamı düzeltmek ve ezberlemeye gayret ediyorum bu benim kurana olan sevgim ve aşkımdır. Merhum muallim Naci bir şiirinde şöyle söylemiştir.

Hüsnü kuranı görür, İnsan olur hayran ona

Dest-i kudretle yazılmış hilyedir Kuran sana

Anlamı insan Kuranı kerimden fesahat güzel etkili açık konuşma belagat güzel etkili söz söyleme ve mana güzelliklerini görerek ona hayran olur işte o Kuran cenabı hakkın kudret eliyle senin methin için yazılmış bir hediyedir. Güzellikler, süs, cevher güzel ahlakının tavsifidir. Bilim, bilgi sıfatı şu da bir gerçektir ki Allahın kelamı olan Kuranı kerimi okuyan bir kimse, hakikatte Allah resulünün şemalini, ahlakını, karakterini ve hayatını okumuş olur. Bu suretle müminlerin kuran ile iffet etmeleri, onu çok okumaları ve üzerinde tefekkürü (düşünmek) ederek hayatlarına tatbik etmeleri lazımdır.

Peygamberimiz (a.v.s.) efendimizde şöyle buyurmaktadır.‘‘ Kuranı okuyunuz, çünkü Kuran kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçi olarak gelecektir.’’( müslüm müsafirin 252)

Allah zul celal hazretleride nahl suresinin 44. ayetinde şöyle buyurmaktadır.‘‘ Ey Muhammed; Sana bu kuranı indirdik ki, kendilerine indirileni insanlara açıklayasın belki onlar düşünürler.’’diyorlar ya

Yine kuranı kerimin alimran suresinin 190. ayetinde Allahü teala şöyle buyurmaktadır. (Göklerin ve yerin yaratılışında gece ile gündüzün ard arda gelişinde akıl sahipleri için nice ibretler vardır.)

Yine Peygamberimiz (a.v.s.) efendimiz bir hadisinde ‘‘ yaratıkları düşünün, yaratanı düşünmeyin’’ buyurmuştur. Burada yaratanı düşünmekten neyhyedülmenin sebebi onun mahsus hakikatini bilmenin beşer için mümkün olamayışındandır. Öyle ise yaratanın zatını düşünmenin hiç bir faydası yoktur. İnsan ruh ve bedenden mürekkep olduğu için kullukta, ruh ve bedene göre olmuştur.

Şu hadisi şerifte ibret vericidir: Bir adam Peygamber (s.a.v.) efendimize gelerek ya resulullah hangi amel daha sevimlidir? Diye sorduğunda Habibi Ekrem. Hal ve mürtehilin ameli cevabını verdi.

Adam ise hal mürt ehil kimdir? Ya resulallah diye sorunca.

Peygamber (s.a.v.) efendimiz  ‘‘Kuranı kerimi başından sonuna kadar okuyan ve her bitirdiğinde hemen başa dönüp yeniden başlayandır.’’ buyurdular.(kırmızı kıraat 11)

İşte saygıdeğer okurlarım kuranı kerimi sadece okumak bile ibadettir. Ve bunun için çok büyük sevaplar vaat edilmiştir. Müslüman bir kişi kuran okurken Allahın huzurunda durduğunu ve Allahın da kendisini daimi olarak gördüğünü hissetmelidir. İşte ayetlerde bahsedilen Allahın zaatını, sıfatlarını, fiillerini ve yüceliğini düşünmelidir. Affını, rahmetini, mağfiretini dilemeli. Allah düşmanlarının helak oluşlarını, onların ibret verici akıbetlerini göz önüne getirmelidir. Ve böylece gönlü, saygı ve tazim nuruyla süslenmiş olur. Saygılarımla.